Araştırmacılar uyguladıkları gen terapisi ile beyindeki bağlantıları yeniden düzenleyerek Parkinson hastalığı semptomlarını hafifletmeyi başardılar.

Parkinson hastalığı olan kişiler, beyin motor bölgelerini koordine etmekle görevli olan ve subtalamik çekirdek olarak adlandırılan beyin alanının aşırı uyarılmasından kaynaklanan tremor ve kas sertliğinden muzdariptirler. New York'taki Feinstein Tıbbi Araştırma Enstitüsü'nün araştırmacıları 2011 yılında yayınladıkları bir araştırmada, subtalamik çekirdeğin aktivitesini azaltmak için tasarlanan bir gen terapisinin Parkinson hastaları için motor kontrolünü geliştirdiğini öne sürdüler. Tedavi uygulanan Parkinson hastalarında semptomların bir yıllığına da olsa azaldığı gözlemlendi fakat nasıl olduğu tam bilinmiyordu. Sebebini öğrenebilmek için gen tedavisinin uygulandığı 15 hasta ile plasebo verilen 20 hastanın beyin taramalarını karşılaştırıldı. Tedaviden bir yıl sonra, gen terapisi grubundaki kişilerin plasebo grubunda görülmeyen yeni beyin bağlantılarına sahip oldukları bulundu.

Feinstein Enstitüsü'nden araştırmayı yürüten David Eidelberg, hastalığa sebep olan subtalamik çekirdeğin beynin motor bölgesindeki yollar kapatıldığında kendine alternatif yollar oluşturduğunu söylüyor. Eidelberg; “Biz buna adaptif yeniden kablolama diyoruz. Bu alternatif yollar sağlıklı insanlarda bulunmaz. Bu, gen terapisi Parkinson hastalığı olan kişide hareket kontrolü için telafi edici beyin devreleri oluşturuyor” diyor.

Parkinson hastalığının başka bir tedavisi ise derin beyin stimülasyonu olarak adlandırılıyor ve elektrotlar subtalamik çekirdeğe yapıştırılarak elektrik darbeleri ile aktivite bastırılmaya çalısılıyor. Ancak, Eidelberg ve meslektaşları bunun aynı adaptif yolları yeniden kurmaya yaramadığını buldular.

Araştırmacılar şu anda 2019 yılının sonunda başlayacak olan bir çalışma ile Parkinson hastalığı için daha geniş bir gen terapisi yapmak için plan yapıyorlar.

Kaynak: https://www.newscientist.com