Stanford Üniversitesi’nden araştırmacılar, vasküler cerrahi esnasında bir atardamar etrafına sarılabilen ve kan akışını izleyebilen bir sensör geliştirdi. Bataryasız ve kablosuz olan cihaz, klinik tedavi uzmanına bir damar tıkalıysa bunu bildirerek ameliyattan sonra komplikasyonların tespit edilmesine ve önemli bir sorun haline gelmeden çözülmesine yardımcı oluyor. Sensör biyolojik olarak parçalanabildiği için, daha sonra cerrahi işlemle çıkarılması gerekmiyor ve basitçe vücudun içinde parçalanıp kayboluyor.

Genelde vasküler cerrahinin başarılı olup olmadığını değerlendirmek zor olabiliyor ve eğer bir sorun ortaya çıkarsa tedavi etmek için bazen geç kalınmış olabiliyor. Bu gibi durumlarda hastanın ikinci bir damar ameliyatına ihtiyacı olabiliyor. Doktorlar yakın zamanda onarılmış bir damardaki kan akışını gözleyebilselerdi, bir sorun oluşmaya başladığını erkenden tespit edip çözümle ilgilenmeye başlayabilirlerdi. Bu düşünce Stanford'lı bir grup araştırmacıya, cerrahların vasküler ameliyat sırasında bir atardamar etrafına yerleştirebilecekleri ve daha sonra çıkarmalarına gerek kalmayan bir kan akışı monitörü geliştirmeleri için ilham verdi.

Atmakta olan damar sensörün iç yüzeyini bozuyor; bu da elektrik yükünü saklama kabiliyetini değiştiriyor. Bu durum sensörün antenine bağlanabilen ve vücudun dışında yer alan bir cihaz tarafından kablosuz olarak ölçülebiliyor. Cihaz, doktorların kablosuz olarak kan akışı ölçümü yapmasını sağlıyor. Araştırmacılar, gelecekte bu sistemin giyilebilir ölçüm cihazlarına veya akıllı telefonlara dahil edilebileceğini umuyorlar.

Ekip üyelerinden Zhenan Bao, “Bu tür sensörleri tıbbi uygulamalarda nasıl kullanabileceğimiz konusuna her zaman ilgi duyduk; ancak doğru uyumu bulmak biraz zaman aldı” diye belirtiyor. Şu ana kadar yalnızca fareler üzerinde test edilen cihaz, bu minyatürize formda bile bir fare atardamarına bağlandığında başarıyla kan akışı verilerini topladı. Bunun yanı sıra sensör çok sayıda başka potansiyel uygulamaya da sahip. Araştırma grubundan bir başka katılımcı Paige Fox, “Kan akışının ölçümü birçok tıbbi uzmanlık alanında kritik öneme sahip; bu nedenle kablosuz çalışan ve biyolojik olarak parçalanabilen bir sensör, vasküler cerrahi, nakil operasyonları, rekonstrüktif cerrahi ve kalp cerrahisi gibi birçok alanda kullanılabilir” diyor.

Kaynak: www.medgadget.com