Candida auris, bilinen birçok yaygın antifungal ilaca karşı direnç gösteren gizemli ve tehlikeli bir mantar enfeksiyonudur. Dünya çapında artan vakalar, bilim insanlarının ilgisini bu alana yöneltti.

Candida auris nedir?

Candida auris, kan dolaşımına girdiği zaman hayati tehlike yaratabilecek enfeksiyonlara neden olabilen bir mantardır. İlk olarak 2009 yılında Japonya'daki bir hastada tanımlandı. Son yıllarda, büyük ölçüde hastanelerde ve bakım evlerinde ortaya çıkmaya başladı. Amerika Birleşik Devletleri'nde, çoğu New York, New Jersey ve Illinois'de bulunan Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerinde 587 C. auris vakası bildirildi.

Neden bu kadar tehlikeli?

C. auris genellikle bu tür enfeksiyonları tedavi etmek için kullanılan belli başlı antifungal ilaçlara direnç gösteriyor. ABD’deki Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerinden yapılan açıklamalara göre C. auris enfeksiyonlarının yüzde 90'ından fazlası antifungal bir ilaca karşı dirençliyken, yüzde 30'u iki veya daha fazla ilaca karşı direnç gösteriyor. Mikrop bir mekana yerleştikten sonra oradan tamamen yok edilmesi oldukça zor. Bazı hastaneler bu işlem için özel temizlik ekipmanları temin etmek ve hatta bazı durumlarda yer ve tavan döşemelerini sökmek zorunda kalıyor.

Enfeksiyon riski ve önlem yöntemleri

Zayıf bağışıklık sistemi olan kişiler, yaşlılar, hastalar ve yenidoğanlar en yüksek risk altında. C. auris vakalarının artışı kısmen yeni olduğu için basında henüz fazla yer bulamasa da, ölüm riski yüzünden üzerine eğilinmesi gereken bir konu. C. auris'in semptomları -ateş, adele ağrısı, halsizlik- başka hastalıkların semptomlarıyla karıştırılabildiği için, enfeksiyon varlığını test etmeden tespit etmek zordur. Ancak iyi haber şu ki, C. auris’in sağlıklı ve bağışıklığı kuvvetli kişileri hasta etme ihtimali oldukça düşük. Önlem almak adına, hastane veya bakım evinde kalan kişilerin veya bu gibi yerlerde bir yakını kalan kişilerin kurumlarından bu konuda bilgi almaları büyük önem arz ediyor.

Kaynak: New York Times