Northwestern Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, birinin ne zaman konuştuğunu veya şarkı söylediğini algılayabilen ve kullanıcının ses yorgunluğu riski altında olabileceği konusunda bir uyarı sağlamak için bu bilgiyi toplayan bir giyilebilir cihaz geliştirdi. Kısa sürede sesinizi aşırı kullanmak, ses yorgunluğuna ve hatta yaralanmaya neden olabilir. Bu teknoloji, ses bozukluğu olan hastalar için olduğu kadar şarkıcılar, politikacılar ve öğretmenler gibi sesleriyle çalışan kişiler için de yararlı olabilir. Cihaz, ses kullanımını takip etmek için bir akıllı telefon uygulamasıyla iletişim kuruyor. Araştırmacılar ayrıca, bir kullanıcının ses yorgunluğuna yaklaştığını hissediyorsa uygulamada belirtebileceği bir sistem geliştiriyorlar, sistem bunu kişisel bir 'ses sınırı' olarak hatırlayacak ve kullanıcıyı önden uyaracak.

Birçoğumuz ses tellerimizi hafife alırız, ancak seslerini profesyonel olarak kullananlar, aşırı kullanımın vokal yaralanmalara yol açabileceğini bilir. Benzer şekilde, ses bozukluğu olan veya mevcut bir ses yaralanması olan kişilerin, sorunu şiddetlendirmekten kaçınmak için konuşmalarını sınırlamaları gerekebilir. Bununla birlikte, yoğun bir yaşamda, sesinizi ne kadar kullandığınızı takip etmek zor olabilir ve bunu bilmeden kendinizi konuşmak (veya şarkı söylemek) için mücadele ederken bulabilirsiniz.

Araştırmacılar bunu daha önce düşünmüştü ve bazıları ses kullanımını takip etmeye yardımcı olacak cihazlar tasarlamıştı. Bununla birlikte, önceden var olan bu tür birçok cihazın dezavantajları mevcuttur. Örneğin, mikrofon tabanlı teknolojiler mahremiyet kaygılarıyla birlikte gelirken, diğer çözümler arasında ideal olmayan bağlı kablolar veya hantal ekipmanlar yer alır.

Bu en yeni cihaz, göğüs üzerine oturan ve konuşmanın veya şarkı söylemenin neden olduğu titreşimleri algılayıp bu verileri Bluetooth aracılığıyla bir akıllı telefon uygulamasına ileten, göze batmayan bir giyilebilir tasarımdan oluşuyor. Yeni monitörü geliştiren liderlerden biri olan John Rogers, “Cihaz, konuşma ve şarkı söylemenin genliğini ve frekansını hassas bir şekilde ölçer. Bu iki parametre, ses tellerinde meydana gelen genel yükü belirlemede çok önemlidir. Hem belirli bir anda hem de zaman içinde kümülatif olarak bu parametrelerin farkında olmak, sağlıklı seslendirme kalıplarını yönetmek için çok önemlidir.” dedi.

Teknoloji, kişisel eşikler belirleyip, kullanıcıların seslerini yormaya yaklaştıklarında dokunsal bir sinyal almalarını sağlayarak sesi bir süre dinlendirme fırsatı yaratıyor. Çalışmaya katılan başka bir araştırmacı olan Theresa Brancaccio, “İnsanların seslerini ne kadar kullandıklarını unutması kolay. Tecrübeli klasik şarkıcılar, yaşadıkları ve öğrendikleri için vokal kullanımlarının daha fazla farkında olma eğilimindedir. Ancak bazı insanlar - özellikle daha az eğitim almış şarkıcılar veya işleri için çok konuşması gereken öğretmenler, politikacılar ve spor koçları gibi insanlar - genellikle onu ne kadar zorladıklarının farkında değiller. Yaralanmaları önlemeye yardımcı olmak için onlara daha fazla farkındalık vermek istiyoruz.” dedi.

Kaynak: https://www.medgadget.com/