Ağrılı, kıvrımlı cilt lezyonları, titreme ve kilo kaybı şikayetleriyle başvuran bir hastanın, çoğu durumda altta yatan malignite ile ilişkili, ancak bazı vakalarda kök salabilen nadir ve çarpıcı bir cilt rahatsızlığı olan eritema giratum repensinden (EGR) muzdarip olduğu bulundu. Stanford Üniversitesi'ndeki yazarların bu vaka raporu Annals of Internal Medicine'de yayınlandı.

Hastanın doktorları, başlangıçta TB tarama testinin negatif olduğu konusunda yanlış bir güvenceye sahipti, ancak hasta, TB'nin endemik olduğu bir ülkeden olduğu ve anormal akciğer görüntülemesine sahip olduğu için daha fazla TB testi yapılması gerekiyordu. Şüpheli TB için kapsamlı araştırma son derece önemliydi çünkü EGR'nin tedavisi, bağışıklık fenomeninin altında yatan nedenin ele alınmasını gerektirir. Hasta verem tedavisi gördükten sonra semptomları düzeldi.

EGR, belirgin bir dairesel modelde ortaya çıkıp ağrılı lezyonlara neden olan çok nadir bir cilt durumudur. Hastanın lezyonları yüzünü, boynunu, gövdesini, ekstremitelerini, avuçlarını ve ayak tabanlarını etkiliyordu. Başlangıçta klinisyenler, döküntüsünün, hastanın şeker hastalığı için almaya başladığı empagliflozin'e karşı nadir görülen bir reaksiyon olduğuna inanıyorlardı. Ancak ilacın kesilmesine, prednizon ve doksisiklin tedavisine rağmen döküntü ilerlemeye devam etti. EGR genellikle altta yatan bir maligniteden kaynaklandığından, hasta kanser taramasından geçirildi ve hiçbiri bulunamadı. Klinisyenler ancak göğüs görüntüleme ve balgam analizinden sonra sorunu, yani akciğer tüberkülozunu tanımladılar.

Yazarlar, klinisyenlerin EGR'nin halka şeklindeki veya polisiklik, halka içinde halka cilt lezyonlarını tanımayı öğrenmeleri gerektiğini söylüyor çünkü doğru teşhis ve uygun tedaviyi belirlemek için bu kritik bir öneme sahip. EGR tanımlanırsa, bir sonraki adım altta yatan nedeni bulmak ve tedavi etmektir.

Kaynak: medicalxpress.com