Viral Saptama için Parlayan Proteinlerle Birleştirilmiş CRISPR

  • 24/03/2023

Viral Saptama için Parlayan Proteinlerle Birleştirilmiş CRISPR

Hollanda'daki Eindhoven Teknoloji Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, düşük kaynaklı bölgelerde kullanıma uygun viral patojenler için hassas bir teşhis testi geliştirdiler. Test, viral genetik materyali tespit edebilen CRISPR proteinlerine dayanıyor, ancak aynı zamanda ateşböceklerinde ve diğer canlılarda doğal olarak bulunan biyolüminesan proteinler olan lusiferaz proteinlerini de içeriyor. İki CRISPR/Cas proteini, viral genomun farklı bölümlerine özgüdür ve her ikisi de hedef nükleik asit dizilerine bağlandıklarında, iki lusiferaz parçasını birleştirerek ve bir biyolüminesans sinyali başlatarak birleşirler. Sonuçlar, basit bir dijital kamera kullanılarak değerlendirilebiliyor, bu da teknolojinin yetersiz kaynaklı bölgelerde kullanım için uygun olabileceği anlamına geliyor.


COVID-19 salgını, genellikle teknolojik atılımlara eşlik eden toplumsal baskıları yarattı ve bunun kanıtını, mRNA teknolojilerini açığa çıkaran yeni aşıların hızla oluşturulması ve benimsenmesinde görebiliriz. Bununla birlikte, teşhis teknolojileri de virüsleri tespit etmek için geliştirilen çeşitli yaklaşımlarla ileriye doğru bir sıçrama yaptı. Bu tür pek çok yaklaşım değerli olsa da, dünyanın her yerinde kullanışlı değildir. Örneğin, düşük kaynak ve/veya uzak bölgeler, genellikle bu teknolojileri etkin bir şekilde kullanmak için nitelikli sağlık personeli veya laboratuvar kaynaklarından yoksundur. Bunu ele alan araştırmacılar, daha gelişmiş klinik testlerin duyarlılığını, kullanım kolaylığı ve hızlı sonuçlarla birleştiren basit bir viral teşhis testi geliştirdiler.


Teknoloji, Sars-CoV-2 virüsünden olanlar gibi viral genetik materyali tespit edebilen CRISPR/Cas gen düzenleme sistemini kullanıyor. Bununla birlikte, CRISPR/Cas'ın geleneksel kullanımı, özellikle numunedeki genetik materyal miktarı çok düşükse, çok sayıda adım ve gelişmiş ekipman gerektirir. Sistemi daha kullanıcı dostu hale getirmek için araştırmacılar, CRISPR-Cas'ı doğal olarak oluşan biyolüminesan bir protein olan lusiferaz ile birleştirdiler.


Araştırmacılar tekniklerine LUNAS (ışıldayan nükleik asit sensörü) adını verdiler. Teknoloji, yüksek sıcaklıklar veya gelişmiş ısı döngüleyiciler gerektirmeyen, ancak yaklaşık 100 F (38 C) sabit bir sıcaklıkta çalışan nükleik asitleri çoğaltmak için bir yöntem olan rekombinaz polimeraz amplifikasyonunu içeriyor. Son olarak, teknoloji 20 dakika gibi kısa bir sürede sonuç verebilmekte.

Kaynak: https://www.medgadget.com/