Portatif ultrason cihazları, hastane acil servislerinde ailelerin bekleme sürelerini azaltabilecek bir hareketle çocuklarda önkol kırıklarının teşhisi için x-ray cihazlarına bir alternatif sağlayabilir. Griffith Üniversitesi araştırmacıları Queensland Menzies Sağlık Enstitüsü'nden Profesör Robert Ware ve Tıp ve Diş Hekimliği Okulu'ndan kıdemli öğretim görevlisi Peter Snelling, ultrason verilen çocuklarla distal ön kol kırığı şüphesiyle röntgen çekilen çocuklardaki fonksiyonel sonuçları karşılaştırdı.

Dr. Snelling, “28 gün sonra bir kontrol ve sekiz hafta sonra bir başka kontrol içeren randomize çalışma sırasında yaşları 5 ila 15 arasında olan 270 çocuğu tedavi ettiler. Bulgular, çocukların çoğunun benzer iyileşmeler yaşadığını ve tam fiziksel işleve geri döndüğünü gösteriyor.” dedi. Ultrason verilen çocukların üçte birinden daha azının bir ortopedi kliniğinde takip röntgeni ve bakımına ihtiyacı vardı. Çatlağı olanlar veya kolunda kırık olmayanlar daha fazla görüntülemeye gerek kalmadan hastaneden taburcu edildi.

Profesör Ware, başlangıçta ultrason olan çocukların daha az röntgen çektirdiğini ve acil serviste daha kısa kaldıklarını söyledi. Ware, “Aileler de gördükleri tedaviden daha memnun kaldılar. Sonuçlar umut verici, hastane teşhis ve takip bakımının ötesinde daha geniş etkilere sahip. Yatak başı ultrason kullanarak, hastaların güvenliğini tehlikeye atmadan röntgen sayısını azalttıkları için hastanelerde bu gelişme, potansiyel olarak maliyet düşürücü bir önlem olabilir. Ayrıca, çocukların ve ailelerinin röntgen için daha büyük bir hastaneye gitme ihtiyacını ortadan kaldıran kırsal veya uzak bölgelerde son derece yararlı olacaktır.” diye ekledi.

Queensland Çocuk Hastanesi Ortopedik Cerrahi Direktörü Dr. David Bade şunları söyledi: “Bu araştırma, yalnızca büyük üçüncü basamak hastanelerde değil, muhtemelen daha küçük bölgesel ve hatta kırsal merkezlerde de bu yaygın yaralanmalar için daha verimli bir teşhis ve tedavi hizmeti elde etmemizi sağlayacak. Bunun gibi işbirlikçi araştırmalar, bu tür sağlık eşitsizliklerini küçük ama anlamlı bir şekilde ele almamızı sağlıyor.”

Kaynak: www.sciencedaily.com