Doktorclub Medikal ve Sağlık Teknolojileri Haberleri

01/07/2025
Geri Dönüştürülmüş Plastikler Tehlike Saçıyor

Geri Dönüştürülmüş Plastikler Tehlike Saçıyor

Gothenburg ve Leipzig Üniversiteleri’nden araştırmacıların yürüttüğü yeni bir çalışmaya göre, geri dönüştürülmüş polietilen plastikler tek bir pelette 80’den fazla farklı kimyasal madde içerebiliyor. Bu maddelerin suya sızarak zebra balığı larvalarında hormon sistemi ve yağ metabolizmasında değişikliklere yol açtığı tespit edildi. Bu durum, plastik atıkların geri dönüştürülmesinin, sanıldığı kadar güvenli bir çözüm olmadığını gözler önüne seriyor.


Araştırmacılar, dünya çapında çeşitli kaynaklardan temin ettikleri geri dönüştürülmüş plastik peletleri 48 saat boyunca suda bekletip, ardından elde edilen suyla zebra balığı larvalarını beş gün süreyle maruz bıraktılar. Larvalarda yağ metabolizması, hormon düzenlemesi ve yağ hücresi oluşumuyla ilgili gen ifadelerinde artış gözlendi. Bu kısa süreli temas bile canlılarda fizyolojik değişim yaratacak kadar güçlü etkilere sahip.


İnsan Sağlığı Üzerindeki Olası Etkiler


Araştırmacılar, plastiklerdeki bazı toksik maddelerin insanlarda da benzer sağlık sorunlarına yol açabileceği uyarısında bulunuyor. Bu maddelerin doğurganlık problemleri, çocuk gelişimi üzerinde olumsuz etkiler, bazı kanser türleri ve obezite ya da diyabet gibi metabolik bozukluklarla ilişkili olduğu belirtiliyor. Araştırmayı yürüten Prof. Bethanie Carney Almroth, geri dönüştürülmüş plastiklerin içeriğinin tam olarak bilinmemesinin en büyük engel olduğunu vurguluyor.


Araştırma kapsamında yapılan kimyasal analizler, plastik peletlerden suya sızan maddelerin yalnızca plastik katkı maddeleriyle sınırlı olmadığını ortaya koydu. UV-stabilizatörler ve plastikleştiricilere ek olarak, bazı örneklerde pestisitler, ilaç kalıntıları ve biyositler de tespit edildi. Bu maddeler, plastiğin ilk kullanım evresinden bulaşmış olabileceğinden, geri dönüşümle birlikte farklı ve potansiyel olarak zararlı karışımlar oluşabiliyor.


Prof. Almroth ve ekibi, Birleşmiş Milletler Çevre Programı çerçevesinde Ağustos ayında Cenevre’de düzenlenecek olan Küresel Plastik Anlaşması görüşmeleri öncesi uyarıda bulundu. Tehlikeli kimyasalların plastiklerden çıkarılmasının ve plastik üretim zincirlerinde şeffaflığın artırılmasının hayati önemde olduğu vurgulandı. Araştırmacılar, toksik kimyasallar ele alınmadıkça plastiklerin güvenli ve sürdürülebilir şekilde geri dönüştürülmesinin mümkün olmadığını savunuyor.


Sonuç olarak, bu araştırma geri dönüşümün her zaman çevre dostu bir çözüm olmadığını ve plastiklerin yaşam döngüsü boyunca taşıdığı tehlikeleri göz ardı etmememiz gerektiğini ortaya koyuyor. Kimyasalların izlenebilirliğinin sağlanmadığı bir sistemde, geri dönüşüm bile yeni çevresel ve sağlık sorunlarına yol açabilir. Bilim insanları, sürdürülebilir bir plastik politikası için toksik kimyasalların yasaklanmasını ve üretimden atık aşamasına kadar takip edilebilecek şeffaf sistemlerin kurulmasını öneriyor.