Anti-HIV Antikoru Tedavisinin Erken Deneyleri Umut Veriyor

  • 27/09/2018

Anti-HIV Antikoru Tedavisinin Erken Deneyleri Umut Veriyor

Yapılan iki ayrı ön çalışmada, ileride HIV hastalarının günlük antiretroviral haplar yerine yılda iki kez yapılacak anti-HIV antikorları infüzyonu ile hastalıkla mücadele edebileceği ileri sürüldü.

İlk deneysel tedaviler oldukça kısıtlı sayıda hasta ile yapıldı, çalışmaların birisinde sadece yedi hasta, diğerinde dokuz hasta vardı. Bu deneyler anti-HIV antikorlarının henüz işe yaramadığını fakat potansiyele sahip olduğunu gösterdi. Bu yeni tedavinin güvenli ve etkili olup olmadığını görmek için daha çok hastanın katıldığı ve uzun zaman alacak denemelerin gerektiği görülüyor. Bu kapsamlı çalışmalar yapılsa dahi yeni bir ilacın pazara ulaşması yıllar alabilir.

Günümüzde HIV tedavisinin omurgası olan günlük haplar ömür boyu günlük ilaç kullanımı gerektiriyor ve bu ilaçlar hastalar hapları almayı bıraktığı anda etkisini kaybediyorlar. Bu sebeple ilaca günlük erişim sorunu yaşandığı durumlarda hastanın sağlığı negatif etkileniyor.

New York'ta Rockefeller Üniversitesi Howard Hughes Tıp Enstitüsü'nde araştırmacı Dr. Michel Nussenzweig, “HIV tedavisinde değiştirilmiş antikorlarla yapılan bu yeni çalışma kapsamlı denemelerde başarılı sonuçlar üretirse, hastalar her gün ilaç almak yerine her altı ila dokuz ayda bir kez yapılacak uygulama ile tedavi protokollerini sürdürme şansı bulacaklar. Bu sayede günlük ilaç almayı unutan hastalar için değerli bir alternatif metod üretilmiş olurken, bu yeni tedavi protokolü insan antikorlarından üretildiği için şimdiki ilaçlara göre daha az yan etkileri olacaktır" dedi.

Bilim insanları bağışıklık sistemi ilaç tedavisi olmadan HIV ile başarıyla mücadele edebilen az sayıda insan üzerinde yaptıkları araştırma sonucunda 3BNC117 ve 10-1074 olarak adlandırılan iki antikor tespit ettiler. Bu iki antikor HIV virüsünün dışında bulunan proteinleri iki farklı açıdan hedefleyip hastanın bağışıklık sistemini HIV virüsüne karşı faaliyete geçiriyor.

Günümüzde bazı kanser ilaçları benzer yöntem kullanarak, tümörlerle hastaların bağışıklık sistemini aktive ederek mücadele ediyorlar. Fakat bu yaklaşım HIV tedavisinde güvenli ve efektif olarak henüz kullanılamamıştı.

Yapılan deneylerden birisinde dokuz HIV hastası antiretroviral hapları almayı bıraktı ve altı hafta boyunca iki anti-HIV antikorunun üç ayrı infüzyonunu aldı. Bu hastalarda HIV virüsünün 15 ila 30 hafta arasında baskılanabildiği, hastaların yarısında ise HIV'nin en az 21 hafta boyunca bastırıldığı görüldü. Deney sürecinde bazı hastalarda hafif yorgunluk belirtileri gözlenlenirken, genel olarak hastalarda bunun dışında başka ciddi bir yan etki görülmedi.
Bu deneyin dikkat edilmesi gereken önemli bir noktası ise; hastalar deney öncesinde antiretroviral hap aldıkları için kanlarında dolaşan HIV bulunmamasıydı.

İkinci deneyde ise HIV hastası olan ancak antiretroviral hap almadığı için kanında HIV virüsü dolaşan yedi hasta ile deney gerçekleştirildi. Araştırmacılar HIV karşıtı antikorlara yanıt verebilecek HIV varyantlara sahip hastaları özellikle seçti. Deneye katılan hastalara her iki antikoru içeren infüsyonlar altı hafta boyunca birer kez ya da üçer kez yapıldı. Araştırmacıların Nature dergisine verdigi bilgiye göre, tedavi ertesinde çalışmaya katılan hastaların kanlarında bulunan HIV seviyelerinde önemli düzeyde azalma tespit edildi.

Genelde HIV araştırmacılarını zorlayan konuların başında, virüsün tedavide kullanılan ilaca karşı direnç geliştirme potansiyeli olması gelir. Bu deneyde ise hastaların hiçbiri her iki antikora karşı direnç geliştirmedi.

Ekip dışından bir araştırmacı olan Dr. Anthony Moody de, başka HIV tedavilerinde de görüldüğü gibi gelecekte bu hastaların antikorlara tepki vermeyi bırakabileceği unutulmamalı diyor: “Hem antiretroviraller hem de antikorlar sadece HIV-1 suşlarına karşı etkilidir, bu yüzden önceden direnç geliştirmiş hastalarda veya dirençli virüslerle karşılaşan hastalarda tedavi etkin olmayabilir.”

Bir başka araştırmacı Dr. Katharine Bar, günümüzde antiretroviral haplarla gerçekleştirilmekte olan HIV tedavisine alternatif olarak bu iki deneyde kullanılan ve geniş çapta nötralize edici olan antikorların, virüsü baskılayabilme ve enfekte olmuş hücreleri vücuttan temizleme potansiyeline sahip olduğunu söyledi. Bar, “Antiretroviraller HIV replikasyonunu bastırabilmekte fakat virüs bulaşmış ve gizli kalmış hücreleri temizlemeyi başaramamaktır. Yapılan deneylerde kullanılan geniş çapta nötralize edici antikorlar, HIV enfekte hücreleri hedefleyebilir ve bir tedavi stratejisinin parçası olma potansiyeline sahiptir.” dedi.

Kaynak: https://www.reuters.com/news/health

Kategori: BİLİMSEL GÜNDEM