Akson Yıkımını Önleyen Gen Terapisi Geliştirildi

  • 07/02/2019

Akson Yıkımını Önleyen Gen Terapisi Geliştirildi

Sinir aksonları, sinir sisteminin kabloları olarak işlev göstererek hareketi ve dokunma hissini kontrol eden elektrik sinyalleri gönderir. Yaralanma veya bazı ilaçların yan etkisi olarak aksonlar zarar gördüğünde, kendi kendilerini imha etmek üzere tetiklenirler.

Bu yıkım, periferik nöropati, Parkinson hastalığı ve amyotrofik lateral skleroz dahil olmak üzere birçok nörodejeneratif hastalığın oluşmasına sebep olur.

Çalışma, birçok durumda periferik sinir kaybını önlemeye yardımcı olabilecek terapötik bir strateji olasılığını öne sürüyor. Eğer başarılı olursa, şu anda Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık 20 milyon kişiyi etkileyen bir hastalık olan periferik nöropatinin önlenmesine yardımcı olabilir.
Periferik nöropati kemoterapiden veya kontrol edilmeyen diyabetten kaynaklanabilir ve sürekli ağrı, uyuşukluk, yanma, kaşıntı ve kas zayıflığına neden olabilir. 

Çalışma şu an için yalnızca fareler üzerinde test edildi.

St. Louis'deki Washington Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde nöroloji profesörü Stefanie Geisler, “Periferik nöropati, dünyanın en yaygın nörodejeneratif hastalığıdır.” diyor ve ekliyor: “Birçok periferik nöropati vakası, sinir liflerinin parçalanmasından kaynaklanıyor; ancak şu anda bu süreci doğrudan engelleyebilecek bir tedavimiz yok. Birçok vakada hastalığın ilerlemesini durduramıyoruz, yapabileceklerimiz yalnızca semptomları tedavi etmeye çalışmakla sınırlı. Nöropatik ağrıyı azaltmada biraz başarılı olabildiysek de, uyuşukluğu hafifletmek çok zor.”

“Kemoterapinin neden olduğu nöropatisi olan birçok hasta görüyorum ve yaşam kalitelerinin ciddi şekilde etkilendiği söylenebilir. Hastalara fayda sağlayabilmek için tedaviyi klinik denemelerde insanlar üzerinde de test etmemiz gerekiyor; ancak şu anda farelerle yapılan denemelerden elde edilen bulgular da önemli. İlk defa standart bir viral gen terapisi ile farelerde sinir lifi parçalanmasını etkili bir şekilde engelleyebileceğimizi gösterdik.”

Bir akson kesildiği, ezildiği veya bir ilaç tarafından zarar gördüğü zaman SARM1 adlı bir protein aktif hale geliyor. Sağlıklı sinirlerde, bu protein pasif durumdadır. Araştırma ekibi tarafından yapılan geçmiş çalışmalar, aktive edilmiş SARM1'in, bir sinir hücresinin enerji kaynağını hızla tüketerek aksonları kendi kendini imha etmeye zorladığını göstermiştir. Bu tür hücrelerin aksonları parçalara ayrılıyor.

Bu çalışmada bilim insanları, akson yıkımını engelleyen SARM1 proteininin mutasyona uğramış bir versiyonunu hücrelere yerleştirmek için hastalığa yol açmayan bir virüs kullandılar.

Mutasyona uğramış SARM1, hızlı enerji kaybını ve aksonların yaralanması durumunda bile kendi kendilerini imha etmelerini ve kopmalarını önlüyor.

Genetik Bölümü başkanı Profesör Jeffrey D. Milbrandt, “Viral gen terapimizle, sadece SARM1’in pasif halini yerleştirmekle kalmıyor, aynı zamanda farede sinir yaralanması sonucu aktive olmuş normal SARM1 proteinlerini de bloke eden mutasyona uğramış bir SARM1 formu sunuyoruz.” diyor.

Bu viral gen terapisine ek olarak, araştırmacılar ilaç gelişimi için SARM1'i engellemenin diğer olası yollarını araştırmaya devam ediyorlar.

Çalışmanın ayrıntıları, Journal of Experimental Medicine dergisinde yer alıyor.

Kaynak: www.futurity.org


Kategori: BİLİMSEL GÜNDEM