Rockefeller Üniversitesi'ndeki araştırmacılar, insan embriyonik kök hücrelerinden 'akciğer tomurcukları' yetiştirmek için bir hücre kültürü platformu geliştirdiler. Küçük yapılar, fetal gelişim sırasında oluşan akciğer tomurcuklarına benziyor ve küçük hava yollarıyla alveoller içeriyorlar. Araştırmacılar, yapıları, içinde akciğer tomurcuklarının büyüdüğü mikroakışkan çiplerle donatılmış biyo-reaktör tarzı bir cihazda oluşturuyor. Ekip, embriyonik hücreleri akciğer tomurcuklarına farklılaşmaya teşvik edebilen bir büyüme faktörleri kokteyli geliştirdi ve sistemi solunum yolu enfeksiyonlarının nasıl davrandığını test etmek ve yeni tedaviler keşfetmek için kullanmayı umuyorlar. Bu akciğer tomurcukları genetik olarak aynı tasarlandı, bu durum testlere özgü biyolojik değişkenliği azaltıyor ve araştırmacıların deney hayvanlarını kullanmadan deneyler yapmasına izin veriyor.

Araştırmacılar, laboratuvarda "mini organlar" yaratma konusunda giderek daha iyi hale geliyor. Bu tür organoidler, hastalığın altında yatan mekanizmaları öğrenmede ve yeni tedavileri test etmede son derece faydalıdır. Son COVID-19 salgını, bilim insanlarını solunum hastalıklarını daha iyi anlamaya teşvik etti. Araştırmacılar tarafından geliştirilen yeni akciğer tomurcukları, örneğin binlerce ayrı SARS-CoV-2 enfeksiyonunu aynı anda incelemelerine olanak tanıyacak şekilde oluşturulabiliyor. Projede yer alan bir araştırmacı olan Ali Brivanlou, “Bu akciğerler temelde klonlardır. Tam olarak aynı DNA imzasına sahipler. Bu şekilde, bir hastanın diğerinden farklı tepki vermesi konusunda endişelenmemize gerek kalmıyor. Miktar tayini, genetik bilgiyi sabit tutmamıza ve anahtar değişken olan virüsü ölçmemize olanak tanıyor.” dedi.

Yeni teknoloji, embriyonik kök hücrelerin mikroakışkan çiplerde tohumlanmasını ve ardından onları akciğer dokusuna dönüşmeleri için uyarmak için bir büyüme faktörleri kokteyline maruz bırakmayı içeriyor. Küçük yapılar, küçük hava yolları ve alveoller ile yetişkin akciğer dokularıyla yakından eşleşiyor. Teknoloji SARS-CoV-2 hakkında bazı ilginç fenomenler de ortaya çıkardı, alveollerin enfeksiyona hava yolu hücrelerinden daha duyarlı olduğunu gözlemlememizi sağladı ve araştırmacılar ayrıca akciğer dokusunu enfeksiyona daha duyarlı hale getiren bir sinyal yolu da belirlediler.

Brivanlou, “Platform bir sonraki salgına çok daha hızlı ve hassas bir şekilde yanıt vermemizi sağlayacak. Bir virüsü görünür kılmak ve COVID için yaptığımızdan çok daha hızlı tedaviler geliştirmek için bu platformdan hızla yararlanabiliriz. Bu teknoloji gelecekte başımıza gelebilecek her türlü tehdide karşı koymaya hazır.” diye sözlerine ekledi.

Kaynak: https://www.medgadget.com/